Savaş KÖKSAL

2. Karakter, İnsanlık ve Mutluluk üzerine.

          DENEMELER 1  İnsanlık ve Mutluluk Üzerine (Yazan : Savaş Köksal 27.08.2019)

  1. İnsanı diğer canlılardan ayıran özellik düşünebilmesidir. O halde ne kadar çok düşünürsek o derece gerçek anlamda bir insan olabiliriz. Bütün dinler insanı düşünmeye davet etmektedir. Örneğin Kuran’da 37 ayette “akıl etmek”, 106 ayette “düşünmek”, 95 ayette “anlamak” kelimeleri geçmektedir.  Hiç düşünmeden günlerini yemek, içmek, barınmak, çoğalmak gibi eylemleri yaparak geçirenlerin diğer canlılardan hiçbir farkı kalmaz.
  2. Annesinden doğan bütün çocuklar aynı özelliklere sahiptir ve hepsi masum ve iyi insanlardır. Onları sonradan değiştiren aile ve çevresidir. İyi bir insan başka bir insana zarar veremez. Karşımızdaki kişiyi dinine, diline, ırkına bakmaksızın insan olarak görmeliyiz. Onların doğuştan itibaren bugüne kadar kendi dinine, ırkına önem veren ve diğer din ve ırklardan üstün gören bir şekilde yetiştirilmiş olduklarının farkında olmalıyız. Bunların farkında olursak onları belki anlayabiliriz.
  3. İnsanların doğduğu coğrafya kendi ellerinde olan bir şey değildir. Anne, baba, kardeş vs. gibi bazı şeyleri seçme şansımız yoktur. Ancak iyi bir insan olmak herkesin elindedir. Aslında doğru davranışın nasıl olması gerektiğini çoğumuz biliriz. Ancak iş uygulamaya geldiğinde pek azımız doğrusunu yaparız. 

Sizinle aynı düşüncede olmayan insanları anlamaya çalışın. Onların bu güne kadar olan yaşantıları boyunca sizden farklı durumlarla karşılaşmış olabilirler. Herkesin ailesi, çocukluğu farklı ortamlarda geçmiş olabilir. Yaşadığı çevresindeki insanların davranışlarından ve karakterlerinden etkilenmiş olabilirler.

  1. Doğaya, insanlara, hayvanlara ve bitkilere karşı saygılı olmak, onlara gereksiz yere zarar vermemek gerekir. Hayvanların da bir ailesi vardır. Yiyecek bulmak, barınak yapmak, soylarını devam ettirmek için uğraşıp dururlar. İnsanlıktan nasibini almış bir kişi araçla giderken bir yılanı kasıtlı olarak ezmemeli, bir domuzu keyfi olarak öldürmemelidir.
  2. Kendisine yapılan kötü bir davranışa aynı şekilde karşılık vermemek gerekir. Aksi halde o kişinin ayarına çekilmiş olursunuz ve sizin ondan hiçbir farkınız kalmaz.
  3. Kendisinden başka insanları küçük görmemelidir. Dünyanın en ünlü profesörü dahi olsanız, sıradan bir çobanın bildiği basit bir bilgiyi bilemeyebilirsiniz.
  4. Yanlış bir şey yaptığımız zaman, onun yanlışlığının farkına vararak davranışımızı düzeltmeliyiz, telafisi mümkün değilse özür ve af dilemeliyiz.
  5. Güler yüzlü olmalıdır. Konuşurken düşünerek konuşmalı, karşısındaki kişiyi incitecek sözler söylememelidir. Olumsuzluklardan çok olumlu konuşmak gerekir.
  6. Sürekli mevcut durumundan şikâyet etmemek gerekir. Burada gerçekten durumu çok kötü olanlardan bahsetmiyoruz. Mevcut durumundan genellikle doyumsuz insanlar şikayet ederler. Gelirlerinde ve mevkilerinde iyileşme olsa bile hep daha iyisini ve fazlasını istedikleri için yaşamları boyunca mutlu olamazlar. Gerçekten müslümanlar inançları gereği hallerine şükretmeyi bildikleri için, diğerlerine göre daha mutludurlar.
  7. Kendisinin ihtiyacından fazla olanları başkalarıyla paylaşmalıdır. Paylaşmak insana mutluluk vermektedir. Bu öylesine güzel, öylesine tatlı bir mutluluktur ki tarif etmek mümkün değildir. Çin’in sesi radyosunda dinlediğim bir röportajı burada sizlerle paylaşmak isterim. Küçük çaplı bir işadamı çevresindekilere sürekli yardım ediyor. Televizyonu, buzdolabı olmayanlara karşılıksız alıyor, maddi sıkıntıya düşenlere yardım ediyor. Çin’de bu tür bir gelenek olmadığı için bu olay garip karşılanıyor, hatta bir kısım kişiler bu adamın aklını kaybettiğini düşünüyor. Yapılan röportajda muhabir niçin böyle yaptığını, devamlı verdiği için mal varlığının azalıp azalmadığını soruyor. Adam verdiği cevapta “kendisinin ihtiyacı olanlara yardım etmekten büyük mutluluk ve haz duyduğunu, malının eksileceğini hiç düşünmediğini ancak işin garip tarafı eksilmek yerine sürekli arttığını ve bunun nasıl olduğuna kendisi de anlam veremediğini belirtiyor.
  8. Sevgi dolu olmalıyız, canlı ve cansız her şeyin (canlıların, dağın, taşın, denizin)güzelliklerinin farkına vararak sevmeliyiz.
  9. Diğer insanların yaşamış olduğu sıkıntılarla ilgili çözüm önerilerimiz varsa, bunu onlarla uygun dille paylaşmalıyız.
  10. Mutlu olmak bulaşıcı hastalık gibidir. Mutlu olan insan çevresindekileri de mutlu eder. Bu nedenle mutlu olmak için, yaptığımız işleri severek yapmalı, çevremizdeki insanlara örnek olmalıyız.

Mutsuz olmak etrafındaki kişilere iyi davranmamak da bulaşıcıdır. Bu arkadaşlar geçmişteki yaşadığı olumsuz deneyimlerden dolayı kendilerine zarar verdikleri gibi çevrelerine de negatif enerji yayarlar. Örneğin siz birisine küfür ederseniz büyük ihtimalle o da size küfür eder, siz birisine gülümserseniz o da size gülümser.

  1. Temiz bir beyaz sayfa açmak istiyorsanız. Kimin ne yaptığıyla ilgilenmeyin. Başkalarını örnek almak yerine, kendinizi yeni doğmuş bir bebek gibi düşünerek, bugüne kadar yaşamış olduğunuz olumsuzluklardan arınmaya çalışınız. Bağımsız düşünme yeteneğini kazanabilirseniz, zihniniz size doğru yolu gösterecektir. Başkalarının bu doğrudur, şu yanlıştır demesi ile ilgilenmeyin. Neyin doğru, neyin yanlış olduğuna siz kendi iradenizle karar verin.
  2. Başkası hakkında veya bir konu hakkında konuşan birini iyi dinlemesini bilirseniz o kişinin aslında kendisini anlattığını görürsünüz. Konuşan ve soru soran kişinin ne kadar bilgili ve donanımlı olduğu, konuştuğunda kullandığı kelimelerden ortaya çıkar. Sorduğu sorudan o konuyu ne kadar bildiği belli olur.
  3. Belirli sabit fikirlere takılıp kalan, devamlı kendi düşüncelerinin doğru olduğu varsayımıyla hareket edip, bunların yanlış, eksik ya da hatalı olabileceğine hiç ihtimal vermeyenler kendilerini geliştiremezler, yeniliklere ayak uyduramazlar. Kendimizi çevremize faydalı olmak için sürekli geliştirmeli, yeniliklere açık olmalıyız.

 

 

  1. Yanlış anlaşılmalara imkan vermemek için, birisine bir konu hakkında bilgi verirken, en yalın, en anlaşılır biçimde izah etmeliyiz. Dersinin konusuna hakim olup, iyi anlatan bir öğretmeni dinleyenler, anlatılan konunun çok kolay olduğunu söylerler ve dinlemekten büyük zevk alırlar. 

Bir ayakkabı tamircisini izlerken usta işini tereyağından kıl çeker gibi mükemmel bir şekilde yapıyor ise, ne kadar kolay ben de yapabilirim diye düşünürüz. Aksine becerikli olmayan bir usta ise ayakkabının gereksiz yerlerine rastgele çekiçler vurarak nasıl tamir ettiği anlaşılmaz. Kısacası bir sanatkârın işini iyi yapıp yapamadığını onu izleyerek anlayabilirsiniz.  

  1. İnsanların gözünün içine baka baka yalan söylemek, onları kandırmak hoş bir davranış değildir. Üniversitede sınavı kaçıran dört kafadar öğrenci arabalarının tekeri patladığı için sınavı kaçırdıklarını söylemişler özür dileyerek kendilerinin ayrı bir sınav yapılmasını istemişler. Hoca kabul etmiş ve tek bir soru sormuş. Arabanın hangi tekeri patladı? Dördü de boş kâğıt vermek zorunda kalmış.

İnsanlara bir şey sorduğumuzda “ben bilmiyorum”  demezler. Sorduğumuz konuda fazla bilgili olmadıkları halde ahkam kesmeğe başlarlar. Bilmiyorum cevabının onur kırıcı, küçük düşürücü olduğunu düşünürler. Halbuki herkes her şeyi bilemez. Bir şeyi bilmemek ayıp değildir. Konferanslarda konusunda çok uzmanlaşmış kişiler, uzmanlar, profesörler, vs. bir soru sorduğumuzda rahatlıkla “ ben bilmiyorum” derler. Aslında bu “bilmiyorum” kelimesinin altında şu vardır. Oldukça donanımlıyım ama sizin sorduğunuz soruya verecek emin olduğum bir cevap yok, birçok kişi gibi laf kalabalığı yapmak veya yalan söylemek istemiyorum.

  1. Düşünmek, kafayı çalıştırmak iyi bir şeydir, ancak belli konulara takılıp kalmak ve hep aynı şeyleri düşünmek insanı mutsuz eder. Örneğin geçmişte yaşadığımız bir olay veya yapmış olduğumuz önemli bir hatayı unutamıyorsak, hatırladıkça hala uykularımız kaçıyorsa bu bize zarar verir. Benzer şekilde bize maddi veya manevi zarar veren birisi ile ilgili olayları unutamıyor ve bu kişiyi hatırladıkça öfkeleniyor, O’nu  affedemiyor isek, bu ancak bizim moralimizi bozar, karşı tarafı etkilemez.
  2. Filan yerde tanıdığın var mı? Sanıyorum siz de bu soruyla karşılaşmışsınızdır. Var derseniz genellikle gidip O tanıdık kişiyle görüşecek ve başka insanlara karşı kendisine avantaj sağlayacak. Bu yapılan işi de sanki çok iyi bir şey yapmış gibi böbürlene böbürlene anlatacak. “Sırada çok kişi vardı. Ben müdürün odasında oturup kahvemi içerken işimi hallettiler.” Bu tanıdık bulma olayı her alanda olmasına rağmen en çok kamuda iş ararken kullanılıyor. Kapasitesi daha az olanlar daha donanımlı kişilerin önüne geçiyorlar. Ondan sonra da vay efendim bu memleket niye gelişmiyor. İşlerin başına en iyileri getirmezsen böyle olur. Sen bu yapılan işlerin yüz kızartıcı bir şey olduğunu küçükten itibaren çocuklarına öğretmezsen kimsede utanma sıkılma olmaz. Ülkenin çalışanları torpil ile gelenlerden oluşur ve umudumuz torpillilerin içinden iyilerin çıkmasına kalır. Bu konunun önce ailede, ilkokuldan itibaren okullarda ve kul hakkına girdiği için camilerde yanlış bir şey olduğu anlatılmalıdır. Çok zor olsa da bu bulaşıcı hastalıktan kurtulmak gerekir.

 

 

TEST/ANKET 1: Mutlu ve iyi bir insan mısınız? Bu testi yalnız başınıza yapınız ve dürüst olunuz.

Hazırlayan : Savaş Köksal 19.09.2019

1) Bulmaca çözmek, satranç oynamak vs. gibi zihin geliştirici uğraşlarla meşgul olur musunuz?

a) Az      b) Çok

2) Kitap veya gazete okuma sıklığınız nedir?

a) Az      b) Çok

3) Sevmediğiniz bir ülkenin vatandaşına yardımcı olur musunuz?

a) Olmam            b)Olurum

4) Taşı kaldırdınız, altında bir akrep çıktı

a) Öldürürüm  b) Öylece bırakır giderim

5) Arazide meyve yediniz, çekirdeklerini

a) Rastgele etrafa atarım b) Toprağa gömerim.

6) Apartmanınıza girip çıkarken;

a) Tanıdıklara selamlaşırım c) Rastlayanlarla selamlaşırım.

7) Mevcut gelir ve yaşantınızdan

a) Hiç memnun değilim.  b) Memnunum

8) İşinizden memnun musunuz?

a) Memnun değilim b) Memnunum

9) Daha önce gitmediğiniz bir yerlere gitmeyi sever misiniz?

a) Sevmem        b) Severim        

10) Size karşı yapılan yanlış bir davranışa karşı;

a) Aynı şekilde karşılık veririm   b) Öfkemi kontrol edip sebebini anlamaya çalışırım

11) Birisine karşı yanlış bir şey yaptığımda;

a) Özür dilemem             b) Özür dilerim

12) Yeni bir yatırım yapmaya karar verdiğimde;

a) Çevremdeki insanlara sorar onların dediğini yaparım.

b) Güncel kaynakları araştırarak kendim karar veririm.

13) Hasarlı bir trafik kazası yaptığımda,

a) Arabam için üzülürüm

b) Yaralanmadığın için sevinirim.

14) Evde sebze/meyvelerden biri çok olduğunda;

a) Kendim yerim diye bekletir, çürüyünce çöpe atarım.

b) Komşulara veririm.

15) Kırsalda gezerken farklı bir bitki/hayvan gördüğünüzde,

a) Genellikle dikkatimi çekmez.

b) Dalını, yaprağını /kolunu, kanadını incelerim.

16) Sevdiğim bir arkadaşım yanlış bir iş yaptığında,

a) Ondan soğur ve mesafeli olmaya başlarım.

b) Onu üzmeden, iyi örnekler vererek, yanlışını düzelttirmeye çalışırım.

17) Adres soran birisine, adresi biliyorsam

a) Şu tarafa doğru git, orada tekrar sor derim.

b) Dilim döndüğünce en iyi şekilde tarif etmeye çalışırım.

18) Birisi bir şey sorduğunda, detaylı bilginiz yoksa

a) O konu hakkında duyduklarımı anlatmaya başlarım

b) Ben bilmiyorum derim

19)Yalan söyler misiniz?

a) Arada bir

b) Çok mecbur kalmazsam söylemem

20) Aşağıdakilerden hangisi size uygun?

a) Bu güne kadar zarar gördüğüm için insanlarla fazla samimi olmam, iyilik yapmam.

b) Başkalarının suçunu yeni arkadaşlarıma yüklememeye çalışırım.

SONUÇLAR: İşaretlediğiniz her  a) şıkkı için 1 puan, ve her b) şıkkı için 2 puan  alarak toplayınız.

Toplam Puanınız: 20-26 arası Az mutlu insan,

27-33 arası Mutlu ve iyi insan,    34-40 arası Çok Mutlu ve çok iyi insan

Değerli okurlar,  sosyal medyada bir cümle okumuştum hoşuma gitti. Bu cümle “Psikolojidir bozulur sonra düzelir, Allah karaktere zeval vermesin” idi. Buradan hareketle “Karakter nedir?” Sorusu aklıma geldi.

            Karakterli insanlar hangi özellikleri üzerinde taşır?

 

1.     Almış oldukları borcu zamanında iade ederler. Eğer birisinden emanet bir şey almış iseler, bu emanete gereken hassasiyeti göstererek aldığı şekliyle en kısa zamanda sahibine iade ederler.

2.     Vermiş oldukları sözü yerine getirirler.

3.     Söyledikleri ile yaptıkları birbiriyle çelişmez.

4.     Diğer insanlara, hayvanlara ve bitkilere bilerek zarar vermezler. İnsanlara mevki ve zenginliğine bakmaksızın değer verirler, hiç kimseyi küçümsemezler.

5.     Doğru bildiklerinden menfaati için vazgeçmezler.

6.     İş yerinde çalışırken kendilerini izleyen hiç kimse olmasa bile, yapması gereken işleri en iyi şekilde yapmaya çalışırlar. Evlerine helal para götürmek isterler.

7.     Başlarına sıkıntılı bir hal geldiği zaman pes etmezler, bu durumdan kurtulmak için çözüm yolları ararlar.

8.     Büyüklerine karşı saygı, küçüklerine karşı sevgi beslerler. Ancak Allah’dan başka hiç kimseyi kendisinden üstün görmezler. Kimseye korktuğu için ya da menfaati için boyun eğmezler.

9.     Haksızlıklara karşı güçleri yettiğince mücadele ederler. Makam ve mevkisine bakmaksızın haklıdan yana tavır alırlar.

10. Başkaları yanlış işler yapıyor diye Onlar da menfaati gereği de olsa yanlış işler yapmaz. Her türlü zorluk ve darlık içerisinde bile duruşlarını hiç bozmazlar.

11.  Hırsızlık yapmazlar. Devletin veya başkalarının malına ve ırzına göz dikmez, kendi rızkını kendi kazanmak için mücadele ederler.

12. Büyük maddi imkanlara veya makamlara gelseler dahi karakterleri değişmez.

13.  Zorluklardan korkmazlar. Çoğunluk kolay olan farklı bir yöne gidiyor diye onlar da gitmezler. Zararlı çıkacaklarını bildikleri halde doğru bildikleri yöne giderler.

14. Yapmacık davranmazlar. Oldukları gibidirler.

15.  Hata yaptıklarında, hatalarını kabul etmesini bilirler ve düzeltmeye çalışırlar.

16.  Yanlış bir şey yaptıklarının farkına vardıklarında UTANIRLAR, yüzleri kızarır. Vurdum-duymaz davranamazlar.

17.   Çok iyi bilmedikleri konularda ahkam kesmezler. Kendilerine bir şey sorulduğunda çok emin değillerse rahatlıkla “ben bilmiyorum” diyebilirler. İkibinyirmi eylülünün onu (denemeler10 Karakterli insan s.koksal)



Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol